1 Şubat 2013 Cuma

Bir Mim*im var artık, tutamam içimde...



Duydum ki takipçi sayısı iki yüzün altında olan bloggerlar için mim adı altında yardım kampanyası başlatmış birileri. Nasıl olduysa oldu, bilincimin altında kalanlar vasıtasıyla blog günlüğümün içine düşüverdi benim de. Yüzüme vurmasaydınız iyiydi ama... Şaka bir yana, teşekkürlerden bir demet sunuyorum buradan kendisine. Sıkıntı yaptığım söylenemez takipçi sayısını fakat işin ucunda birbirimizi tanımak ve eğlenmek olduğuna göre hevesle koyulurum ben bu mimi yanıtlamaya. Önce kurallar:

* Mimi size paslayan blogger arkadaşın sorularını cevaplamak
* Kendinizle ilgili on bir gerçeği açıklamak
* On bir adet soru hazırlamak
* Hazırladığınız soruları başka bir takipçizedeye - on bir kişi olması uygun görülmüş olsa da pek önemsenmiyor gördüğüm kadarıyla bu sayı - paslamak üzere mim haline getirmek

Bildiklerim bunlar. Hatalıysam ya da eksiksem ara: 05XXXXXXXXX.

Hadi bana kolay gelsin. 

#1 - Hayatınız bir roman/film olsaydı ismi ne olurdu?

Soruyu okur okumaz aklıma Kargo grubunun bir şarkısı geldi. Eğer müsaade ederlerse yaşamımı anlatan romanın da filmin de adını Ben ve Dünya koyacağım. Ciddiye alıyorum bu işi :P

#2 - Asla bırakamam dediğiniz bir alışkanlığınız var mı? Varsa nedir?

Ağaca tırmanmak... Gerçi son yıllarda kazandığım yükseklik korkusu nedeniyle tırmandığım ağaçtan inerken yusuf yusuf olup şekilden şekile girdiğim anlar çoğunlukta. Buna rağmen senede bir de olsa o ağaca çıkılacak arkadaş! Bu kadar net. 

#3 - En nefret ettiğim şey .... dır.


Bu biraz güçlü bir cümle olmuş sanki. Beni en çok sinirlendiren şeyi sorsanız birçok misal verebilirim lakin nefretlik birşey gelmiyor aklıma. Heh! Buldum: Önyargı.

#4 - Blogger olmak?

Keyifli birşey. Ne bileyim, hani ben yazıyorum da siz de okuyorsunuz ya hoş oluyor bence. Okuyorsunuz değil mi? :P 

#5 - Öz eleştiri yapacak olursanız?

Şimdi burada benden beklenen kötü yanlarımı ortaya dökmemse yürümez o iş. Baştan söyleyeyim de sonra sorun çıkmasın. Şaka bir yana, çokça eleştirdiğim, buna karşılık düzeltmek için hiç çaba göstermediğim bir yönüm var: Eninde sonunda yapacak olmama rağmen bir şeye başlamadan evvel bıdı bıdı konuşmak. Madem nihayetinde yapacaksın, sus değil mi? Yok. İlla konuşacak. İlla memnuniyetsizliğini dile getirecek. Kim bu kız? Sinirlendirdi beni. Bi kulağını çekeyim gidip. 

#6 - Ayrımcılık...

Sade sözlükten değil dünya üzerinden tamamen silinmesini arzu ettiğim bir mesele.

#7 - En büyük hatam .....'dır.

Dakika bir gol iki denmez de ne denir bu duruma? Sen beni öldürcen mi çıldırtcan mı canım mı denir? En büyük hatam öyle birşey ki şuracığa yazmaya bile tahammülüm yok. O yüzden pas geçiyorum. Öyle bir hakkımız var değil mi? Yoksa bile artık çok geç. 

#8 - Fobileriniz nelerdir?

Korku filmi. Ne siz sorun ne ben söyleyeyim. O derece.

#9 - Favori yazarınız ve kitaplarınız?

Sanırım buraya enlerin enlerini yazmam gerek. Öteki türlü çok uzayacak yanıtı. Öyleyse şöyle söyleyeyim: Yerlilerden Refik Halid Karay - Nilgün ve Reşat Nuri Güntekin - Dudaktan Kalbe. Yabancılardan Jane Austen - Tüm eserleri ve Haruki Murakami - Zemberekkuşu'nun Güncesi. 

#10 - Kendinizi tek kelimeyle tanımlayınız desem?

Çocuk derim. Büyüyorum ama büyümeyi reddediyorum. Öyle de bir durum var. Bir de içimde kalmasın diyerekten soru kelime değil de kelime grubu ile tanımlama olsaydı yanıtım çekikgöz sempatizanı olacaktı diye çiziktirivereyim şuracığa. Yersiz cevap oldu ama idare ediverin. 

#11 - Şu an ne düşünüyorsun? :))

Mimi paslayacağım kişi ya da kişiler için hazırlamam gereken on bir soruyu. Çok zor görünüyor gözüme şu an. 

                                                                    * * * * *                                                 

Sorular için sevgili blogger bilincimin altında kalanlara bir kere daha teşekkür ediyorum buradan. Keyifle cevaplandırdım. Gelelim fasülyenin faydalarına. Pardon, konu başkaydı. Kendimle ilgili on bir gerçeği yazmam isteniyor benden mimin bu kısmında. Paçaları sıvayayım o halde. Dalışa geçeceğim kendime doğru ya hani, o bakımdan.

#1 - Buraya kadar yazdıklarımdan da anlayabileceğiniz üzere laf kalabalığı yapmayı severim. Kısa ve net cümleler kurmam kolay kolay.

#2 - Çekikgöz sempatizanıyım. Bununla bağlantılı olarak, Uzakdoğu kültürü ile haşır neşir olmaktan büyük haz duyarım. 

#3 - Gözyaşı dökme konusunda eli sıkıyım. Belirli koşullar altında çok kolay ağlayabilitem varsa da duygu taşkınlıklarımın yüzde doksan dokuzu boş geçer. Kalan yüzde birlik pay ise gözlerimin dolması ile sonuçlanır. 

#4 - Bir üstteki maddeye bakıp metanetli olduğumu sanmayın. Güçlü bir karakterim yoktur. Çok isterdim olsun diye ama kısmet değilmiş. 

#5 - Çekingen bir insanım. Yeri gelmişken, şikayetçiyim Hâkim Bey bu durumdan! Hatta sırf biraz açılayım diye üniversiteyi şehir dışında okumayı tercih etmişliğim vardır özgeçmişimde. Nihayetinde kabak çiçeği gibi açılmadım ama istediğim kıvama da gelemedim. Yine de o eski halimden eser yok şimdi. Velhasılıkelam, epey hendek atlamış olsam da bu konuda daha gidecek çok yolum var. Tek başıma sinemaya gidebildiğim gün ileriye doğru bir adım daha atmış olacağım mesela.

#6 - Anne-baba, dede-nine, büyük dede-büyük nine ve muhtemelen daha öncesinden gelen bir kasırga etkisinden ötürü halis muhlis Lazım. Eski kuşaklar kadar olmasa da ben de kendi çapımda Lazca bilir ve konuşurum. Bildiği yabancı diller hanesine eklerseniz...

#7 - Mesajlaşmayı ya da telefonlaşmayı - var mı böyle bir fiil? - sevmem pek. Mektuplaşmaya bayılırım. Bayılmakla kalmam, uygulamaya koyarım neredeyse her ay. 

#8 - Bir maviyi bir de yeşili çok severim. Aç parantez, yazar burada hem bizzat renkleri hem de denizi ve doğayı kastediyor. 

#9 - Hayallerim arasında bir dağın zirvesine çıkıp çığlığı basmak var. Ses tellerimden olmamak kaydıyla tabii. Biriniz de çıkıp demiyor ki sırf bu iş için dağa mı çıkılır diye. Aferin. Girdiniz gözüme :P

#10 - Kin tutmam. Maalesef unutmam da. Çelişkili bir ifade mi oldu? Ama durum budur. 

#11 - Sinema salonunda ilk defa film izlemem üniversitedeki ilk yılıma denk düşer. Filmin adını merak edenler varsa aranızda yazayım: Seed of Chucky. Daha havalı birşey olsaymış iyiymiş be ya!

                                                                       * * * * *        
Ve gelelim benim hazırladığım sorulara. Aslında şu an aklıma gelenleri sıralayacağım ama çaktırmayın siz yine de. Anlaştık mı? Bir de şu var: Ben bu mimi paslayacak on bir kişi seçemem. O yüzden on bir soru sormasam olur mu? :P 

#1: Sinemada ilk izlediğiniz filmin adı nedir? 

#2: Kendi geleceğinize dair yalnız ve yalnız bir bilgi edinme imkanı verilseydi elinize ne ile ilgili olsun isterdiniz?

#3: Herkes bunu okumalı dediğiniz bir kitap vardır muhtemelen. İsmi nedir?

#4: En çok kullandığınız ünlem hangisidir?

#5: " Herkesin okuduğu kitapları okursanız sadece herkesin düşündüğü şeyleri düşünebilirsiniz " sözü kime aittir? ( Kopya çekmek serbest. Zira ben amacıma çoktan ulaştım )

#6: Size göre keyifli bir gün geçirmenin olmazsa olmaz koşulu nedir? 

#7: Yıllarca konaklamak durumunda kaldığınız ıssız adayı terkederken yanınıza alacağınız üç şey nedir?

#8: En sevdiğiniz şarkı sözü nedir?

#9: Bir dizide rol alacak olsaydınız hangi diziyi ve karakteri seçerdiniz? Neden?

#10: Yoksa siz hala anime denen şeyi çocuklara yönelik çizgi film sananlardan mısınız?

#11: Kendinize en çok sorduğunuz soru nedir?

#12: Bir abam var atarım, nerede olsam yatarım atasözünü açıklayınız.

Evet arkadaşlar. Son soru yirmi puan, diğerleri beşer puan. Soracağınız birşey yoksa sınavı başlatıyorum... diyerek berbat bir espri yapabilirdim lakin yapmıyorum. Son soru tebessüm edesiniz diye oraya konmuştur. Demem o ki, cevaplamayacaksınız. Diğer on bir soru ellerinizden öper. Orası ayrı.
 
Sevgili KARMAŞIK DÜŞÜNCELER, vermiNdon, Bir Delinin Hayal Dünyası ve O zaman... ALLONS-Y!* isimli blog sahiplerine paslıyorum ben bu mimi. Yanıtlayıp yanıtlamamak keyfinize kalmış arkadaşlar. Cezası yoktur. Yine de yolunuzu gözlediğimi bilin. Tam da böyle:


PS: Sorular daha iyi olsun isterdim ama üç saatlik uyku ve bütün bir günün yorgunluğuyla ancak bu kadar oldu. İdare ediverin artık. Sevgiler.

6 yorum:

  1. çook teşekkür ederim bu güzel cevaplar için :)

    YanıtlaSil
  2. Çok güldüm okurken:D:D bu mim olayını bilmiyodum okuduklarımdan anladığım kadarıyla bişeyler yapıcam senden başka da kimseyi mimlemicem sanırım:D belki de mimlerim bilmem:D söze bak yahu mimlemek nedir:D

    YanıtlaSil
  3. Mimlemek blogger literatüründe olan birşey. Bilmek lazım :P Bekliyorum senin yazını sabırsızlıkla (:

    YanıtlaSil
  4. Birazcık uğraştırıcı bir mim olsa da ne güzel, ne zevkli bir mim bu. Eğlendim cevaplarını okurken. :D
    Pasladığın için teşekkürler, onur duydum. :D
    Şimdiden ne sorsam acaba diye düşünmeye başladım, en kısa sürede bitireceğim kendi yazımı da. ^.^

    YanıtlaSil
  5. Ne demek efenim ^^ Bana ilk mim paslayan sensin. Unutmam :P Merakle bekliyorum yazını (:

    YanıtlaSil