7 Şubat 2011 Pazartesi

Sana " Bitme " demeyeceğim çünkü bittin iki yüz on altı sayfa


Zaman zaman hatta çoğu zaman insanı kahkahalara boğabilecek denli eğlenceli bir üslupla yazılmış bir kitabı bitirdim az önce. Bitirmemek için elimden geleni yaptım ama iki yüz on altı sayfalık kitabı bir ayda tamamlayamazdım ya! Beş güne yayana kadar akla karayı seçtim. Japon kültürüne olan ilgimi, ki giderek tutkuya dönüşüyor, işin içine katacak olursak kitabı bu sürede bitirmiş olmam bile büyük bir başarı.

Japon yapmış... Onur Ataoğlu buradan yola çıkıp Japonya'da kaldığı dönemde gözlemlediklerini de işin içerisine katarak keyifli bir eser kaleme almış Japon kültürünü bizlere tanıtmak amaçlı ( Amacı okuyucuyu gülmekten öldürmek de olabilir. Emin değilim ). Kendisine Sezercik misali " Bi gün ben de gidicem " demek istiyorum yeri gelmişken ( Yersiz oldu sanki ama neyse ).

Kitap haikulardan geyşalara, sakuradan kabukiye; Japon tarihinden mitolojisine kadar uzanan geniş bir yelpazeyi içine alıyor. Amma ve lakin yaprak sayısı az olduğu için hepsinden bir tutam sunulmuş. Doğal olarak zihnime yedirdiklerimin tadı damağımda kaldı. Onur Ataoğlu'na tek teessüfüm bu yönde. Onun dışında söyleyecek sözüm yok. Pardon var: Mümkünse kitap yazmaya devam etsin.

Dipnot: Kitabı okuduğum zamanlarda bana usulca sokulup " Okurken beni dinle " diyen SS501 grubuna ait In Your Smile parçasına teşekkürlerimi sunuyorum. Kore dilinde bir parça eşliğinde Japon kültürü ile haşır neşir olmak keyfime keyif kattı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder