Ryōan-ji' de çakıl olsam...

Başlığa yabancı kalanlar için kaynağından bir alıntı yaparak başlıyorum söze:

" Kyoto'nun kuzeybatı köşesinde bulunan Ryōan-ji, bütün Zen Budacı tapınaklar arasında en ünlü olanıdır... Ağaç ve çalının bulunmadığı bahçede, tırmıkla mükemmele yakın biçimde düzlenmiş beyaz çakılların ortasında, yosunlarla çevrelenmiş on beş çıplak kaya durur...  Ryōan-ji, yapılan yorumların aksine, Zen Budacılığının anlıkçılık karşıtı ilkelerini simgeler. Beyaz bir denizin ortasında kara adalar ya da bulutları delen dağların zirveleri... İnsanlar burayı nasıl görmek isterlerse öyle görürler " ( Berlitz Cep Rehberi: Japonya, Dost Kitabevi Yayınları, 2008 )

Sanmayın ki bu alıntıdan sonra Zen Budizmi'ne kulaç atıp oradan felsefenin derinine dalacağım. Benim derdim alıntıdaki son cümle ile. Hani şu " İnsanlar burayı nasıl görmek isterlerse öyle görürler " cümlesi var ya işte o. Demem şu ki, lütfen hayal kırıklıklarınızı alın, başkalarını kategorize etmenize yardımcı olan kalıplarınızla birlikte çöpe atın ve insanları sınıflandırma yönteminizi bi zahmet gözden geçirin. Mümkünse bilimsel sınıflandırma ile yetinmeyi öğrenin.

Ryōan-ji' de çakıl olsam neyse ama değilim.