10 Ocak 2014 Cuma

Fakir Baykurt - Irazca'nın Dirliği


Geçtiğimiz ay boğazıma kadar Uzakdoğu kitaplarına ve yapımlarına batıp nefes alamaz hale gelince can simidi niyetine Anadolu insanına sarılayım dedim. Elimi hali hazırda elbise dolabından bozma kitaplığımda bulunan Irazca'nın Dirliği'ne attım. Fakir Baykurt'un çizdiği köylü portresi ile birkaç gün geçirince normale döndüm çok şükür. Demek ki neymiş? Bünyeye ilgi duyduğun, sevdiğin şeyleri yüklemenin de bir sınırı varmış. Bir yandan Kore Savaşı, Japon Kültürü gibi beyin yoran kitapları okurken öte yandan haftada bir yayınlanan 1N2D, Running Man gibi Güney Kore eğlence programlarını ve çeşitli dramaları takip edince Uzakdoğu komasına(?) girmem kaçınılmaz oldu haliyle. Üstüne bir de yıl sonu yapılan gayo daejun'lar, drama ödül törenleri vs. eklenince ne hale geldiğimi varın siz söyleyin. Benim sadede gelme vaktim geldi de geçiyor zira.


Irazca'nın Dirliği, Fakir Baykurt'un en bilindik romanı Yılanların Öcü ile başlayan üç kitaplık serinin ikincisi. İlkinden aşina olduğumuz yoksul Kara Bayram ve ailesinin köyün muhtarı Hüsnü ile girdikleri çekişmenin devamını sunmuş yazar bu eserinde. Yetmemiş, bir dönemin hükümet-köylü ilişkisini arka plana yerleştirmiş. Belli bir kesimin yaşayışından konuşmasına, sıkıntısından yaşam mücadelesine uzanan bir birikimi okuyucunun gözleri önüne sermiş. Velhasılıkelam, roman maskesine bürünmüş bir araştırmadır Irazca'nın Dirliği. Kaynak niyetine kullanılabilir rahatlıkla.

Fakir Baykurt Anadolu insanını epey gözlemleme fırsatı bulmuş belli ki çizdiği karakterleri hayalden gerçeğe taşıyabildim rahatlıkla. Hatta Irazca'nın Dirliği'ni okurken Karataş köyünün bir üyesi de ben oldum desem abartmış olur muyum? Olurum ancak aslen ne demek istediğimi de anlatmış olurum. Yazarın köy insanını yöresel diliyle konuşturmasına bayıldığımı da sokuşturdum mu araya işim hemen hemen bitmiş demektir. Yılanların Öcü'nün bir tık altında olan bu kitabı özellikle İnce Memed ve türevlerini sevenlerin ilgiyle okuyacaklarını düşünüyorum. Genele hitabım ise şöyle: Bir şans verin. Pişman olmazsınız.

Literatür Yayıncılık'ın Fakir Baykurt romanlarının arasına yerleştirdiği devasa kitap aralıklarına bayıldığımı söylemiş miydim? ( bkz. yüklediğim fotoğraf )

Sevgiler.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder